Kiraz
İlkbahar sonu ile yaz mevsiminin en hoş meyvelerinden birini veren Kiraz ağacı, Gülgiller’dendir. Anayurdu Kuzey Anadolu olan kiraz ağacı, antik dönemde Yunanistan’a götürülmüş ve oradan Avrupa’ya yayılmıştır. Yabani kiraz ağaçları 20-25 m’ye kadar boylanabilirken bahçe kirazı (Prunus: Cerasus avium) daha kısa boylu bir ağaçtır. Düz ve dik gövdeleri grimsi siyah ya da donuk siyah renkli ve enine çizgilidir.
Dalları düzgün olan kiraz ağacının yaprakları vişneninkinden daha iri, oval biçimli, yaprak ayası buruşuk, alt yüzü tüylü, ucu sivri ve kenarları testere gibi dişlidir. Çiçekleri tek tek değil, bazen altıya kadar değişen sayılarda ve pembe-beyaz renkte, ilkbahar mevsiminde ağacın yeşil renkli yapraklarından daha önce açar. Bu çiçeklerden oluşan ve adına kiraz denilen meyveleri tek tohumlu (sert çekirdekli) olur.
Kiraz meyvesi, ağacın bulunduğu bölgeye ve çeşidine göre nisan sonu ile temmuz başı arasında olgunlaşır. Rengi siyah, kırmızı, sarı ya da beyazımsı olan bu meyveler, 1-3 cm. çapında, yuvarlak biçimli, etli, sulu, az lifli, lezzetli ve hoş aramalıdır. Taze olarak çok beğenilerek yenildiği gibi pastacılıkta, şekerlemecilikte ve içki yapımında kullanılır. Reçeli de yapılır.
BESİN DEĞERLERİ
100 gr. taze kiraz meyvesinin içerdiği besin değerleri şunlardır: 70 kalori; 1,3 gr. protein; 17.5 gr. karbonhidrat: 0 kolesterol; 0,3 gr. yağ; 0,4 gr. lif; 19 mgr. fosfor; 22 mgr. kalsiyum; 0,4 mgr. demir; 2 mgr. sodyum; 191 mgr. potasyum; 110 IU A vitamini: 0,05 mgr. B1 vitamini; 0,06 mgr. B2 vitamini; 0,4 mgr. B3 vitamini; 0,032 mgr. B6 vitamini ve 10 mgr. C vitamini.
SAĞLIĞIMIZA YARARLARI
Yukarıda sayılan besin değerlerinin yanı sıra;
o Kiraz, bedendeki ürik asit düzeyini düşürerek gut hastalarına yararlı olur: Bunun için kiraz serbestçe ve istendiği kadar yenilebilir.
o Kiraz diş çürümelerini engelleyen bazı maddeleri içerir.
o Kiraz (ve vişne) meyvesinin saplarının sağlığımıza yararlı şu etkileri vardır: idrar söktürücüdür. İçerdiği mineral ve öteki maddelerle bedenin su dengesini düzenler ve pekliği (kabızlığı) giderir. Ayrıca bedeni güçlendirici tonik etkileri vardır: Bu önemli etkilerinden yararlanılmak üzere, taze ya da kurutulmuş kiraz (veya vişne) saplarından 2-3 tatlı kaşığı dolusu alınır, bir bardak suda kaynama noktasına kadar ısıtılır. Daha sonra ateş kısılıp 10-15 dakika ısıtma işlemi sür-
durulur. Böylece elde edilip süzülen dekoksiyondan günde üç bardak içilir.
AĞACININ ÜRETİLMESİ
Kiraz ağacı, tohumlarının (çekirdeklerinin) ekiminden oluşan çöğürleriyle ve bunların aşılanmasıyla çoğaltılır. Ancak bu yöntemle yapılan fidan üretimi uzun sürdüğünden uygulamada yabani kiraz ya da idris (mahlep) ağacının fidanları anaç olarak kullanılmakta ve bunların istenen kiraz çeşitlerine aşılanmasıyla kiraz ağacı elde edilmektedir. Bizim için en doğru yol, profesyonel ve inanılır üreticilerin yetiştirdiği, türü belli, sağlıklı fidanları alıp bahçemize 7-8 m. aralıklarla dikmek olacaktır.
AĞACININ YETİŞTİRİLMESİ
İklim isteği: Kiraz ağacı, ılıman iklimlerin bitkisidir. Sıcak ve soğuklara karşı vişne ağacından daha çok duyarlıdır. Ülkemizde, genellikle kuzeyde kıyılara yakın bölgelerde ve iç Anadolu’da vadilerde yetiştirilmektedir. Meyvenin olgunlaşması döneminde yaşanan serin havalar ağaçlardan en iyi nitelikli ürün elde edilmesini sağlamaktadır. Kiraz ağaçları, sıcaklığın -20 derecenin altına indiği yörelerde yetiştirilmemelidir. -2 derece ve altında, kiraz çiçekleri donar. Yapraklarını döken kiraz ağaçları dinlenir ve soğuklama gereksinimlerini giderir. Kiraz ağaçlarının 7,2 derecenin altındaki ortalama soğuklama süreleri 1.100-1.300 saattir.
Toprak isteği: Kiraz ağaçları, vişnenin tersine, toprak bakımından çok seçicidir. Süzek (suyu iyi akıntılı), derin, verimli, havalandırılmaya uygun, organik madde yönünden zengin ve yaz aylarında sulanabilen topraklar, kiraz yetiştiriciliği için uygundur. Süzek olmayan, çok nemli, soğuk ve ağır yapılı toprakları sevmeyen kiraz ağaçları, bu özellikleri taşıyan topraklarda yetiştirilirse kısa sürede ürün verimi düşer, ağaçlar hastalanır ve ölür.
Toprakta taban suyu yüksekse kiraz ağaçlarının kökleri yüzeyde kalır. Böyle ağaçlar, yaz kuraklığına ve kış soğuğuna karşı duyarlı olurlar. Çok kurak, kumlu ve kireçli topraklar da kiraz ağaçlarına uygun değildir. Bu gibi topraklarda ağacın meyveleri küçük olur. Ağır topraklarda iyi gelişemeyen kiraz ağaçlarının meyve niteliği düşer. Meyveler olgunlaşamadan dökülür. Ayrıca ağaçlarda zamklanmalar da görülür.
Sulama: Yıllık yağışların 600 mm’yi aştığı yerlerde yetişmiş kiraz ağaçlarının sulanmasına gerek yoktur. Yağış oranı bu miktarın altındaysa, kiraz ağaçları yaz mevsiminde 2-3 kez bolca sulanarak gelişmelerine, çiçek tomurcuğu oluşturmalarına ve meyve tutmalarına yardımcı olunur.
Gübreleme: Kiraz fidanları bahçemize dikilirken iyi yanmış çiftlik gübresi ile fosfat ve gerekiyorsa potaslı gübre verilir. Sonraki 4-5 yılda, kiraz ağaçlarına gübre verilmez. Çünkü, kiraz orman ağacı olup kuvvetle gelişir, yüksek boylu ağaçlar meydana getirir. Bu arada meyve vermeyi geciktirir. İlk yıllarda özellikle kiraz ağacına azotlu gübre verilmesinden kaçınılmalıdır. Sonraki yıllarda yapılacak toprak analizi sonuçlarına göre, iyi yanmış çiftlik gübresi ile azot, fosfat, potas ve ayrıca demir, magnezyum, bor ve çinko içeren kompoze fenni gübreler verilir.
Budama: Vişne ağaçları gibi kiraz ağaçları da meyve veren bitkiler arasında en az budama isteyen ağaçlardır. Ancak kuruyan, kırılan, birbirini ve ağacın tacını sıkıştıran, çok zayıf ve bir de obur olan dallar kesilip çıkarılmalıdır.
Hasat (Derim): Kiraz ağacının meyveleri, tam hasat olgunluğuna eriştiğinde toplanarak hasat edilir. Bu dönem, meyvenin normal irilik, renk ile çeşide özgü tat ve aromasına ulaştığı zamandır. Kiraz ağaçları, genellikle bir defada hasat edilir. Hasat işlemi sabah ya da akşam serinliğinde yapılır. Hasat elle, meyvenin sapının, baş ve işaret parmağı arasında tutulup yukarı itilerek daldan ayrılması şeklinde yapılır. Bu arada meyveyi taşıyan dalcığın kırılmamasına ve meyvenin berelenmemesine dikkat edilir.
Hastalık ve zararlılarıyla mücadele: Kiraz ağaçlarına dadanan zararlı ve hastalıklarla, uzmanlara danışılarak ve uygun tarım koruma ilaçları kullanılarak eksiksiz, zamanında ve aksatılmadan mücadele sürdürülmelidir.
selamun aleyküm sayfa harbiden ilgi uyandırıcı, paylaşımların devamını bekliyorum
merhaba arkadaşlar siteniz harbiden güzel, şukuladım